30 Eylül 2012 Pazar

San Francisco - Volume II



San Francisco gezi yazılarının ilkine şuradan ulaşabilirsiniz. O günkü gezimizde bir sonraki durağımız China Town denen Çin Mahallesi'ydi. Malum öğlen vaktinin yaklaşmasıyla birlikte hem karnımız acıkmaya başlamış hem de benim merak ettiğim Çin Mahallesi'ni görme arzum tavan yapmıştı.

Aslında Çinli arkadaşım nedense Çin Mahallesi'ne gitmek istemediğini söyleyince şaşırdım. Nedenini sorunca "Yerlere baksana!" dedi. İtiraf etmeliyim San Francisco'da gördüğüm en pis sokaklar Çin Mahallesi'ne aitti. Arkadaşım bana "Eğer böyle pis sokakları olan bir yer görürsen kesin Çinliler yaşıyordur. Hep böyleyiz." dedi. Genelde buraya geldiğimden beri ortamlarda dan dun konuşup biraz patavatsızlık yaparak şimşekleri üzerine çeken hep ben olsam da valla bu sefer kızın açık sözlülüğüne hayran kaldım.



Daha önce hem New York'ta hem de Boston'da Çin Mahallesi'ni görmüş biri olarak bir karşılaştırma yapacak olursam benim en fazla beğendiğim New York'takiydi. Binalar daha orjinal, mahalle genel itibari ile daha geniş gelmişti gözüme. San Francisco'nun Çin Mahallesi diğerleriyle kıyaslayacak olursam biraz sönük kaldı açıkçası... Binalar falan çok orjinal değildi. Hediyelik eşya almak için uğradığımız birkaç yerde de doğru düzgün bir şey bulamadım.




Hunan Restoranı... Beni davet eden arkadaşım Hunan'lıymış. Valla bana sorsanız haritada nerededir gösteremem. Kendisi bu restoranı görünce burada yemek yemek istedi. Biz de kıramadık. Fiyatlar uygundu. Ancak arkadaşlarımın söylediğine göre restoranın çalışanları ve de sahibi Tayvanlı'ymış. Biraz bozulmuşlardı galiba...



 
O gün şansımıza bir tür etkinlik mi, festival mi bir kutlama vardı. Normalde Çin Mahalleleri genel itibari ile kalabalık olur. O gün gerçekten çekilmez hale gelmişti. Bir de San Francisco'da Çinli nufüsü diğer şehirlerden daha fazla... Nedeni ise Çin'e en yakın şehirlerden biri olması nedeniyle göç zamanı gemilerine doluşan fakir Çinliler bu şehre gelmiş. Tabelalarda bile İngilizce-İspanyolca-Çince sırası var. Daha önce Amerika'nın hiçbir şehrinde bunu görmemiştim.
 
 
 
 
Sonraki durağımız Palace of The Fine Arts'dı... Bence San Francisco'ya giderseniz kesinlikle bu yapıyı görmeden dönmeyin. Öyle huzurlu bir ortamı vardı ki yapının önünde uzanan evlerde yaşayanları çok kıskandım. Lombard Yokuşu'nda yaşayanları bile kıskanmamıştım düşünün.
 


Bu da daha uzaktan bir görüntü... Eğer merak ediyorsanız şuradan Vikipedi sayfasına ulaşabilirsiniz.

Son olarak umarım bu yazı dizim hoşunuza gidiyordur. Enjoy!!!

2 yorum:

  1. Gezi yazıların tabii ki de hoşumuza gidiyor. O taraflara gitme planım olmadığı için yakın gelecekte senden öğreniyorum işte

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...